-
İçimizdeki Mezarlıklar
Aradan yirmi yıl geçtikten sonra bir cenazede karşılaşmaları tesadüf müydü yoksa tevafuk mu bilinmez ama, toprağın altından ruhu can çekişe çekişe dirilen bir kalbin varlığını hissetti kadın. Gözlerine dolu dolu çerçevelenmişti bu karşılaşma.…
-
DÖNGEL VE DENİZ KABUKLARI
Pencereden geceleri çok fazla soğuk girdiği için denemiştim annemi kapıya yakın, köşedeki koltuğa yatırmayı. Ama ellerini ve kollarını bile hareket ettiremeyen kadın, bunu yapmak istediğimi her anladığında inlemeye başlıyordu. Ağzından köpükler çıkarıyor, gözlerini…
-
KENDİNİ GERÇEKLEŞTİREN KEHANET
Bunu ne kadar süredir devam ettiriyorsunuz, dedi doktor. Adam, göz bebeklerinin içine keskin bir ışık tutulmuş gibi onları kısarak, biraz da kaşları çatık biçimde düşündü. Hatırlamak çok zordu. Gelecekle ilgili planlar yapmak her…
-
REST IN PEACE “TÜRKÇE”
“İki dil bilen iki insan eder ama kendi dilini bilmeyen eksi yüz insan eder.” Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu Aşağıda okuyacağınız tüm diyalogların hepsi İngilizce ile söylenip yazılmıştır, yazar sizin için Türkçeye…
-
TIRNAKÇI
Üzerinde siyah montu, gözünün üstüne ve altına simetrik biçimde çektiği göz kaleminin bakışlarına sinen siyahlığıyla attı kendini evden genç kız. İki odalı evlerinde bunalmıştı, sürekli yürüdüğü sokaklarda adım atma fikri bile özgürlük gibi…
-
MENİCE
Meriç’in sularının ne zaman bükülüp ne zaman düzleneceği bilinmediği bir vakitte yol alıyorlardı. Menice, botun en arka kısmında kardeşiyle birlikte neredeyse yatacak vaziyette oturuyordu. Kafasına taktığı koyu mavi renkteki beresi, örgülerinin arasından…
-
İnsanlık Suçu
…kaldı bu silinmez yaşamak suçu üzerimde… Tüm kanalların akşam haber bültenlerinde, farklı sosyal medya mecralarında aynı olaydan bahsediliyordu. İnternet sitelerindeki günlük yazılarda kalın puntolu harfler ile benzer başlıklar atılıyordu. Başlıkların altında yazılan…
-
Geçmemişlik
Arabadan iner inmez meraklı gözlerin fısıltılı konuşmalarına maruz kaldım. Uzaktan beni gören kadınlar, içinde “acaba” geçen cümleler kuruyor; çocuklar, mahalleye sanki insan yiyen bir canavar gelmiş gibi benden uzaklaşıyorlardı. Suratımın buz tutmuş hareketsizliğinden…
-
TOPRAK ÖLDÜ
Yatağından kalkıp usulca doğruldu adam. Geçen haftadan beri televizyonda izlediği haberlere kafası çok takılıyordu. Tam da bu yüzden uyku tutmamış, yatakta debelenip durmuştu. Kalktı ve kendine bir kahve yaptı. Paket bitmek üzereydi, “bugün…
-
ÇOCUK
Şermin’in sobanın üzerine koyduğu güğümden çıkan buharlar, tavana doğru yol alırken birbirlerine yumularak yükseliyorlardı. Demliğin içindeki rengini salmış ıhlamurun çiçek kokusu, odanın dört köşesine dallanıp budaklanmıştı ve dökük duvarları bahar esintisine boyuyordu. Kahvaltı…